HAZIR PARA

Hoca bir gün, bir tanıdığından borç istemiş.

            Adam sormuş:

-       Hocam borcunu ne zaman ödeyeceksin?

Hoca başlamış anlatmaya:

-       Senden aldığım parayla diken alacağım. Bunları koyunların geçtiği yerlere dikeceğim. Dikenler büyüyecek, oradan koyunlar geçerken yünleri dikenlere takılacak, İşte ben de o yünleri toplayacağım. Sonra onları ip yapıp pazarda satacağım. Kazandığım parayla sana olan borcumu ödeyeceğim, demiş.

Adam gülmeye başlamış.

Hoca da demiş ki:

Eee, hazır parayı buldun ya, gülersin tabi!

CİMRİ

            Cimri ve boşboğazın biri Hoca’ya sorar:

            Ya Hoca, demek parayı çok seviyorsun, acaba neden?

Hoca hemen cevabını yapıştırmış tabi:

-       Neden olacak, senin gibilere muhtaç olmamak için…

HOCA VE KAVUK

           Nasrettin Hoca bir gün dostuna gece yatısına gitmiş. Hoca’ya, kocaman bir gecelik ve kavuk vermişler. Kavuk öyle büyükmüş ki, boğazını geçmiş. Hemen kavuğu çözüp, bir kenara bırakmış. Sabah olunca kavuğu ortadan ikiye bölmüş halde gören dostu merakla sormuş:

-       Hocam kavuğu niçin bozdun?

Hoca gayet ciddi cevap vermiş:

-       Ben onu bozmasaydım, o beni boğacaktı!

ALLAH VERSİN

          Nasrettin Hoca bir gün damda çalışırken aşağıdan geçen bir dilenci Hoca’ya seslenmiş:

-       Hoca, hele aşağı gel bir şey söyleyeceğim.

Hoca işi gücü bırakıp aşağı inmiş.

-       Buyur, ne diyeceksin?

-       Allah rızası için bir sadaka.

Hoca fena halde sinirlenir, dilenciye belli etmeden;

-       Gel hele, sen benle!

Hoca dilenciyi alıp, çıkarmış yukarı:

-       Allah versin, demiş.

NE ZAMANDAN BERİ EVLİSİN

           Günlerden bir gün, Nasrettin Hoca’ya sorarlar:

-       Hocam, ne zamandan beri evlisin, diye.

O da gülümser,

-       Beş yüz yıldır evliyim, der.

-       Olur mu ya Hoca, sen de ne yaptın böyle? Daha 60 yaşındasın, deyince Hoca ciddileşir.

-       Sen gel de bizim evde bir gün yaşa da gör bakalım, zamanın nasıl geçtiğini!

ALTI PARMAK

         Bir gün Nasrettin Hoca bir ziyafete karnı da acıktığından çok hızlı yemek yiyormuş, bunu gören arkadaşı Nasrettin Hoca’yı yavaşlatmak için sormuş:

-       Hoca neden beş parmağınla yemek yiyorsun?

Hoca hemen cevaplamış:

-       Niye olacak, altı parmağım olmadığı için tabi!

AMİN

            Nasrettin Hoca, yaşlı eşeği hakkında rahmetine kavuştuktan sonra eşek almaya gitmiş. Bir süre gezindikten sonra ilginç bir eşek bulmuş.

            Bu eşek şükür deyince koşuyor, amin deyince duruyormuş Neyse bu ilginç eşeği Nasrettin Hoca satın almış, hemen denemeye başlamış. Eşek iyice hızlandıktan sonra durdurmak için ne demesi gerektiğini unutmuş. Sonra dua etmeye başlamış. Allahım ne olursun bana yardım et, amin. Tabi amin deyince eşek durmuş. Kısmete bakın ki, eşek tam da uçurumun kenarında durmuş. Hoca da bunu görünce çok şükür, demiş.