31 Temmuz 2013 Çarşamba

NASRETTİN HOCA İLE TEFECİ


Nasrettin Hoca’nın bir tefeciye borcu varmış. Adam sıkıştırıp duruyormuş, sonunda evinin kapısından ayrılmaz;

-          Kadıya gideceğiz, diye yakasına yapışır olmuş.

Hoca, bıkıp usanmış.

-          Tama, demiş, mahkemeye gideriz ama, ben çok yoksul düştüm. Bu

Kılıkta Kadı Efendinin karşısına çıkamam. Ödünç olarak bana yaraşır bir kürk ver, gidelim…

            Tefeci boyun eğip kürkü getirmiş. Bu sefer Hoca:

-          Bir de at isterim, demiş. Mahkemeye eşekle gidemem, dava bitsin atı

Geri alırsın.

            Tefeci atı da getirmiş. Kadı’nın yanına varmışlar, tefeci alacaklı olduğunu söyleyince Kadı, Hoca’ya dönmüş:

-          Bu adamın dediği doğru mu?

Hoca da:

-          Bu adam hem açgözlüdür, hem de yalancıdır, utanmasa sırtımdaki

Kürke bile sahip çıkar:

            Tefeci hemen ortaya atılmış.

-          Evet,  Hoca’nın sırtındaki kürk de benim, demiş.

-          Böyledir bu adam, demiş Hoca. Bu gidişle dışarıda bağlı atıma da sahip

Çıkar.

            Tefeci dayanamaz:

-          Evet, evet o da benim, deyince Kadı öfkelenmiş:

-          Aaaaa, bu kadarı da fazla, yıkıl karşımdan, diyerek tefeciyi kovmuş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder