Nasrettin Hoca’nın eli daralmış. Eşeğini
satmaya karar vermiş. Pazara götürüp tellala vermiş, tellal hayvanı övdükçe
Hoca da dayanamayıp fiyatı durmadan yükseltirmiş. Sonunda eşek yine Hoca’nın
üzerinde kalmış. Tellalın ücretini ödeyip evine götürmüş.
Karısı
da kapıda karşılamış:
- Efendi demiş, bugün iyi bir iş yaptım.
Tuzcu geçiyordu, adamı
Kepekle tuz değiş tokuşu yapmaya razı
ettim, terazinin bir gözüne bir torba tuz koyduk, öbür gözüne bizim kepeği.
Kepek hafif gelince, bileziğimi içine atıverdim. Böylece fazla tuz almış oldum.
Nasrettin
Hoca sakalını sıvazlayıp gülümsemiş.
- Ha gayret, hatun! Sen içerden ben
dışarıdan, şu evi ne güzel
çekip çeviriyoruz!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder